Yapay zekanın gelişmesi ile birlikte pek çok alanda bilgiye hızlı erişim ve içerik üretimi konusunda da bazı pozitif ilerleme gözlemlenmiş durumda. Ancak, yapay zekanın getirdiği güzelliklerin yanında getirdiği sorunları da konu almakta fayda var.
Geçtiğimiz günlerde; Game Of Thrones yazarı olan George R. R. Martin tarafından. Open.AI şirketine bir dava açıldı. Dava da, George R. R. Martin tarafından sunulan gerekçeye göre. Ünlü yapımın yazarının, OpenAI veri tabanının kendi dizilerinden aldığı verilerden rahatsızlık duyduğu gerekçe gösterilmiş durumda.
George Martin, dizilerinin içeriklerinin. Yapay zeka geliştirilmesinde kullanılmasından rahatsızlık duymasının ardından açtığı dava ile gündeme gelmeyi başardı. Game Of Thrones gibi pek çok yapımda kalemi bulunan Martin, içeriklerinin telif hakları konusunda takındığı sert tutum ile de bilinmekte.
Yapay Zeka OpenAI İçin Açılan İlk Telif Hakkı Davası Değil
OpenAI, alt yapısı sayesinde pek çok yapay zeka sisteminin oluşturulmasına öncülük etmeyi başardı. Ancak, atlanılan bir nokta. Verilerin internet üzerinden alınıyor olması. Hâl böyle olunca, yapay zeka sistemleri. İster istemez internetin her alanında bulunan verileri bünyesine dahil ederek kendini geliştirmeye ve eğitmeye devam ediyor.
Geçtiğimiz dönemlerde Michael Chabon, Christopher Golden, Richard Kadrey gibi isimlerin de telif hakkı davaları ile OpenAI şirketinin kapısını çaldığı biliniyor.
Yazarlar ve şirket sahipleri, alınan verilerin kendi işlerinden olmasını istemiyor. Söz konusu rahatsızlık nedeni ile de telif hakkı davası açarak şirketin kendi verilerini sistem üzerinden temizlemesini talep ediyorlar.
Yazar ve eser sahipleri, OpenAI şirketine ait olan ve “yapay zeka dil modeli” olarak karşımıza çıkan ChatGPT için davalarını hazırlamış ve sunmuş durumda.
ChatGPT’nin Yazarlık Yeteneği Korkutucu Düzeyde Mi?
Game Of Thrones yazarından Open.AI’a dava şoku ardından yapay zekanın yazarlık konusunda kendisini getirdiği seviye tartışılmaya başlandı. Zira, Martin ve diğer yazarlar tarafından yapılan açıklamalara göre ChatGPT 4 gibi yapay zeka modellerinin gelişmiş yazarlık yeteneği ile mesleklerini tehlikeye attığı iddia edilmekte.
Okullarda, içerik üretme konularında sıkça kullanılmaya başlanan yapay zeka dil modelleri. Pek çok eserden aldığı örnekler ile kendi hikayelerini ve senaryolarını yazabiliyor olması ile dikkat çekmeyi başardı.
Sadece senaryo yazarları ve yapımcılar değil. Kodlama alanında, tasarım alanında ve içerik üretimi alanında hizmet veren pek çok çalışan. Yapay zeka dil modelinin kendi işlerini ellerinden alması konusunda haklı bir endişeye sahip.
ChatGPT Nasıl Çalışır? ChatGPT Verileri Nereden Alır?
ChatGPT kendi içinde 3 ve 4 olmak üzere ikiye ayrılmakta. İşin aslında söz konusu yapay zeka dil modelinin birkaç modeli daha bulunmakta. Ancak, güncel olarak kullanılan modeller iki farklı model olarak karşımıza çıkmakta.
ChatGPT 3 geçmişte topladığı veriler ile geçmişe yönelik nispeten güncel olmayan bilgiler vererek metinler oluşturabilmekte. Verilerin eski olması, yeni nesil konularda bilgisizlikler ile karşılaşılmasına neden olabilmekte. Verileri, daha önceden toplayan ChatGPT3 geçmişte aldığı ve sunucularında sakladığı veriler ile promtlara geri dönüş sağlamakta.
Ancak, işin en korkunç kısmı ChatGPT4 teknolojisi ile karşımıza çıkmakta. GPT4, verileri aktif olarak internetten alarak güncel verileri kullanıcılara sunabilmekte. Söz konusu durum, eserlerin de tehlikede olmasına neden olmakta.
Sadece eserler değil, teknolojik anlamda da pek çok alanda tehlike yaşanmasına neden olabilmekte. GPT3’den farklı olarak verileri güncel olarak internetten çeken GPT4, bazı promtlar doğrultusunda Windows lisans anahtarı oluşturmayı bile başarabiliyor.
Ücretli olan GPT4, GPT3 modelinden daha aktif ve daha doğru bilgileri çıktı olarak verebilmekte. Hepsinden ayrı olarak, güncel bir yapay zeka dil modeli olması nedeni ile GPT3’ün verdiği sığ cevaplardan daha net cevaplar sunabilecek bir gelişmişlik düzeyi de bulunuyor.
Open AL hakkında daha detaylı bilgi için TIKLAYIN
